MUTFAĞA UFAKTAN BİR GERİ DÖNÜŞ :)
Bu kadar uzun süre tarif yazmayınca cümleye başlamak ne kadar zor oluyormuş :)
Yaklaşık yarım saattir hangi kelimeler ile başlasam yazıya diye düşünüp duruyorum. Sonunda çok fazla düşünmeden başlamaya karar verdim, çünkü biliyorum klavyeye pıtır pıtır dokunmaya başlayınca kelimeler sel olup gelecek aklıma hatta yazdıkça yazasım gelecek sonra içimden; “Müge, yeter, toparla ve tarife geç artık” diyeceğim :)
Blogspot’un kapalı olması, benim taşınma telaşım nedeniyle Mayıs sonuna kadar bir mutfağımın olmayışı, son sürat devam eden ve hayatıma ciddi anlamda renk getiren eğitimler nedeniyle bir süredir tarif ve sofra görüntüleri paylaşamıyorum malumunuz.
Ama bu cümleyi yazarken, şöyle bir arkama yaslanıp düşündüm hatta üşenmedim arşivimde birkaç ay geriye gidip neler yapmışım diye bakayım, dedim. Sonuç; içler acısı.
Son yazılarımda sürekli taşınma telaşı, blog kapalı falan deyip durmuşum ama ondan öncede çalışkan arı değilmişim yani :)
Habire sızlanıp durmuşum size; yok şöyle bunalımdayım, yok böyle atalet var üstümde vs. vs.
Yani ben Hünerli Bayanlar’ın düzenli okuyucusu olsam; “aaa yeter, içime fenalık geldi, tarif vereceksen ver artık” deyip, çoktan başka blogların yolunu tutmuştum :))
Ama siz öyle yapmadınız biliyorum, yapmadınız değil mi? :)
Bir önceki yazıda size bir cümle kurmuştum; “blogumun zamansız bir yemek dergisi olmasını istiyorum. Altını çizerek söyleyeyim; blogum hiçbir zaman butik kurabiye ve pasta bloguna ya da eğitim takvimi ve haberleri veren bir bloga dönüşmeyecek.” diye…
Ve sözümü tuttum; bundan böyle hazırladığım siparişler, eğitim takvimi duyuruları ve eğitim fotoğrafları bir başka blogda; http://www.mugehuner.com/ da olacak.
Orayı da Hünerli Bayanlar gibi sevmeniz, kucaklamanız dileğiyle diyorum efendim :)
Bu sabah kendi kendime ve dolaylı olarak da size bir söz daha verdim. Hazirana kadar yani bir mutfağım olana kadar beklemeyeceğim.
Ofisimizdeki mutfağımda her şeyim var çok şükür. E bir şeylerde pişiriyor, insanları her öğle vakti doyuruyorum, akşamüzeri çayın yanına da hazırlıyorum bir şeyler. Ufak ufak bunları neden paylaşmayayım, neden Haziran’ı bekleyeyim değil mi? :)
İşte bu kararımın ilk örneği; basit ama lezzetli bir kurabiye…
SADE KREM ŞANTİLİ KURABİYE
Bu kurabiyeyi geçen hafta, Şeyda’nın bizi ağırladığı muhteşem yemek daveti sonrası, çayın yanında ilk kez yedim. Hem çok lezzetli hem de değişik ve az malzemeli olduğu için çok ilgimi çekti ve hemen tarifi not aldım.
İçimden de seviniyorum, Şeyda bu tarifi görümcesinden almış, demek ki çok bilinen bir şey değil, hemen yapıp yayınlayayım da süper ilgi çeksin,
Pudingli Kek, Pudingli Kurabiyeler, Krem Şantili Kek gibi havası olsun diye. :))
Ama birkaç gün önce, Lama şekerim sayesinde acı gerçek tokat gibi çarptı yüzüme :) Benden önce o yapmış, tüh tüh diye üzülürken, sayfasındaki yazıyı okuyunca üzüntüm şaşkınlığa dönüştü!
Ben bloglardan ayrı kaldım, falan diyorum ama hakikaten ayrı kalmışım meğer bu kurabiyeyi bilmeyen ve hatta denemeyen sadece benmişim :)
Neyse moralimizi bozmadık, yolumuzdan dönmedik, denemeye karar verdik efendim :)
Krem şantili kurabiye özellikle çocukların çok seveceği bir kurabiye. Neden derseniz, çocuklar biliyorsunuz biz ne kadar özene bezene sağlıklı şeyler hazırlasak da dışarıdaki süslü boyalı gofretlere, hazır keklere ne yazık ki bayılıyorlar.
Pudingli kekten tecrübeliyim, içinde hazır bir ürün olduğu için sanırım çocuklar inanılmaz beğeniyor o keki. Dolayısı ile içindeki krem şanti nedeniyle bu kurabiyeyi de çok sevecekler.
Biz büyüklerin ise tek tesellisi, içinde katı yağ yerine sıvı yağ olması…
Sadece üç ana malzeme ile yapılan bu pratik kurabiye benim son günlerde hakikaten favorim oldu. Hem sade hem de kakaolu olarak hazırladım ve her zaman olduğu gibi pek çok kişiye de tattırdım.
Eşim dahil olumsuz yorum yok :) Yani kesinlikle öneririm.
Ben sadesinin içine ek olarak, kavrulmuş fındık ekledim –Antep fıstığı, cevizde olabilir- çok nefis oldu. İçine ekleyeceğiniz şeyler tamamen sizin damak zevkinize kalmış, tarçın, zencefil ve hatta kahve de olabilir.
Malzemeler (ortalama 25 kurabiye için)
- 2 Paket (1 Kutu) Sade Krem Şanti
- 1 Su Bardağı (200 ml.) Sıvı Yağ (fındık yağı kullandım)
- 2 Su Bardağı Un
- 1 Su Bardağı (ince kırılmış) Fındık
- Pudra Şekeri (üzerine serpmek için)
Yapılışı
- Krem şantileri (toz halde) derin bir kaba koyun.
- Üzerine sıvıyağı ekleyin ve çırpma teli ile biraz (birbirine karışıncaya kadar) çırpın.
- Unu eleyerek ekleyin ve hamur toparlanıncaya kadar yoğurun.
- Fındıkları ekleyip, çok az daha yoğurun.
- Hamuru buzdolabında yarım saat kadar bekletin.
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın ve üzerine hafifçe bastırın.
- Yağlı kağıt serilmiş ya da hafifçe yağlanmış tepsiye bir parmak boşluk bırakacak şekilde dizin.
- Üzerlerine çatalla bastırarak şekil verin.
- Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 18-20 dk. pişirin.
- Kurabiyeler iyice soğuyunca üzerlerine bir çay süzgeci yardımı ile pudra şekeri serpin.
Not; Kurabiyelerin pişip pişmediğini anlamak için, altına bakın, hafifçe pembeleşmiş ise pişmiş demektir. Kurabiye fırından ilk çıktığında çok yumuşak olacaktır, bu sizi yanıltmasın, bekleyince soğuyup, sertleşecekler.
KAKAOLU KREM ŞANTİLİ KURABİYE
Madem bu kurabiyeyi bu kadar geç keşfettim, yapmışken iki çeşidini de yapayım dedim. :)
Kakaolusunu da denedim. Sonuç; gerçekten çok başarılı…
Kakaolusuna ek olarak; ceviz, damla çikolata ve kahve de ekledim. Ceviz ve damla çikolatayı mutlaka öneririm ama kahve konusunda ısrar etmiyorum :)
Tadan herkes kahveli de çok güzel demesine rağmen bana sanki tadını acılaştırmış biraz gibi geldi.
Kahve konusunu sizin damak zevkinize bırakıyorum :)
Malzemeler
- 2 Paket (1 Kutu) Kakaolu Krem Şanti
- 1 Su Bardağı (200 ml.) Sıvı Yağ (fındık yağı kullandım)
- 2 Su Bardağı Un
- 1 Su Bardağı (iri kırılmış) Ceviz
- ½ Su Bardağı Damla Çikolata
- ½ Çay Kaşığı Türk Kahvesi
Yapılışı
- Krem şantileri (toz halde) derin bir kaba koyun.
- Üzerine sıvıyağı ve kahveyi ekleyin ve çırpma teli ile biraz (birbirine karışıncaya kadar) çırpın.
- Unu eleyerek ekleyin ve hamur toparlanıncaya kadar yoğurun.
- Ceviz ve damla çikolataları ekleyip, çok az daha yoğurun.
- Hamuru buzdolabında yarım saat kadar bekletin.
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayın ve üzerine hafifçe bastırın.
- Yağlı kağıt serilmiş ya da hafifçe yağlanmış tepsiye bir parmak boşluk bırakacak şekilde dizin.
- Üzerlerine çatalla bastırarak şekil verin.
- Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 18-20 dk. pişirin.
0 yorum:
Yorum Gönder